16 Ekim 2008 Perşembe

Polat Alemdar değil! Mustafa Kemal ATATÜRK!


Ulu önderimizin hakkında milyonlarcası bir çok materyal içeriği ama doğru ama yanlış, ya ilgi çekici ya da tepki uyandırıcı şekilde yazılar, resimler, videolar gibi göndermiş(ler) bir kaç kendini bilmez yüzünden özgürlüğümüzü kısıtlamaya kadar neden olmuş, kendince pisliği gerekmediğince yaymayı sağlamıştır. Önderim hakkında şu ana kadar doğru öğrenmeye çalıştığım kadarıyla Türkiye Cumhuriyeti' nin bir genç ferdi olarak yazmak bana da nasip oldu ki;

Teknolojinin çok hızlı adımlarla ülkemizden uzak kaldığı dönemlerde, şu zamanlarda bizler için sadece "vakit kaybı" gibi durum vakıaları verse de her hususta yine yetişmeye çalışan Türk milleti olarak, molayı perşembe akşamları ahmak kutusunun karşısında vermeyi tercih ediyoruz. İkamet ettiğim semt mahallelerinde de perşembe akşamları sanki nüfus sayımı varmışçasına kapıları arkadan kilitliyoruz. Her ne kadar gerek RTÜK gerekse de diğer kurumlar tarafından bazı karelerin sansürlendiğini duysam da bunların nafile olduğunu biliyorum. Aslında böylesine güzel bir konu içerisinde bundan bahsetmekte ne kadar utanç verici. Sokaklarda Kurtlar Vadisi' nden kopmuş gibisin' den, tutun da artık tepeden tırnağa siyah takım elbiselerın daha da insan vücutlarını sardığını, bilekliklerde ve parmaklar arasında çevirilen sırf iş olsun diye işportacılardan bile temin edilen tespih sallayanları yetmezmiş gibi kapalı alanlar da o hal vaziyette siyah güneş gözlüğü taktığını, hatta toplu taşıma araçlarında öğrenciler de dahil yetişkin insanların özellikle dizinin müziklerini daha rahat gönderebilmesi ve başkalarının rahatsız olabileceğini düşünmeden bluetooth entegreli, çok aşırı ses verebilen cep telefonları tercih sebepleri oldu. Bunlar ile birlikte dizinin repliklerini ise ne yazıktır ki her an işitiyor ve görüyorum. "Kimileri farklı düşünse bile!"

Saygıdeğer hocam (diyorum çünkü Atatürkçü düşüncede en çok önem verdiğim kişilerden biri) Can Dündar, ülkemizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün yeni nesillere hitaben hazırladığı, yazıp ve yönettiği en son belgeselinden "Mustafa" dan benim pekte söz etme gereğinde bırakmayan fragmanı bir izleyelim;

Ayrıca müziklerini benim de severek dinlediğim Goran Bregoviç yapmış, filmin gösterimi 29 Ekim' de start alacak.

1 yorum:

Adsız dedi ki...

Yalnızca "İyi ki varsın Can Dündar" demek buna işaret eden bireye haksızlık olacağı cihetle, iyi ki sen ve senin gibilerde varsınız diye sürdürmek; doğal murisi olduğum Atamın anısını anımsatan herkese açık teşekkürlerimi sunmak yerine geçer. Yetim olmasının, idama çarptırılmasının handikap ve engel oluşturamadığı biricik Atamın yaptıklarını maksatlı olarak dahi görmezden gelmeyi sürdüren çıkar çevreleri (Bkz.Deniz Feneri) bu davranışlarını sürdürebilmelerinin bile Atamın sağladığı Cumhuriyet Rejimi sayesinde olduğunu inkar edemezler. Zamanımızda: 'Ali uyu yat uyu' cümleleri ile Alfabe öğretmeyi sürdürenler de muhtemelen bu günlerin tohumunu atıp Millet'i (?) ahmak kutularının karşısına mıhlayabilecek usuli yöntemleri ihdas edecek fertler yetiştirmişler gibime geliyor. Allah'ın bile Kul Hakkını af etmeye kendini mezun görmemesini ayırt etme gücü gösteren ATA'm sağladığın Millet kavramını bu can bedende kaldığı müddetçe her platformda unutturmayacağım. Rahat uyu, zira bu yurt uğrunda tüten en son ocak olmaya dahi adayım.